SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Haberim Port | En Son Gündem Haberleri

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:
Anasayfa » Sağlık » Boyun fıtığı olmamak için 5 kural!

Boyun fıtığı olmamak için 5 kural!

Hayat kalitesini düşürerek uykuların kaçmasına sebep olabilen boyun fıtığı problemi ani hareketler, kazalar, kasların zorlanması gibi sebepler yüzünden ortaya çıkabilmektedir.

Yayınlanma:
Güncellenme:

Beyin, Sinir, Omurga ve Omurilik Cerrahisi Bölümü’nden Prof. Dr. Mahmut Akyüz, boyun fıtığı ve tedavisi hakkında bilgi aktardı. Bel ve kollarda ağrı, yürürken denge problemi, kolda uyuşma hissi gibi şikayetler, hareket kabiliyeti ve yaşam kalitesini sınırlayan boyun fıtığına işaret edebilmektedir. Boyun fıtığına genellikle duruş bozukluları ve trafik kazası gibi bir travmalar sebep olurken, özellikle 30-40 yaş aralığında, sabit şekilde çalışmak durumunda olan ofis çalışanlarında bu hastalığın görülme oranı daha yükselmektedir. Beyin, Sinir, Omurga ve Omurilik Cerrahisi Bölümü’nden Prof. Dr. Mahmut Akyüz, boyun fıtığı ve tedavisi hakkında önemli bilgiler aktardı.

KİŞİYİ OLDUKÇA ZORLAYAN BİR RAHATSIZLIK

Prof. Dr. Mahmut Akyüz, boyun omurlarının arasındaki kıkırdağın, omurilik kanalına doğru yer değiştirmesi ve çıkması sonucu, kola gelen sinirlere ve omuriliğe baskı yapmasından kaynaklanan bir hastalık olduğunu ifade ederek, “Kişiyi oldukça zorlayan bu rahatsızlık, en fazla koldan vuran uyuşmayla kendini göstermektedir. Ensede yaşanan ağrı, boyun hareketlerinde kısıtlılık, yürürken yaşanan dengesizlikler, kas ve ellerde kas gücünün azalması ise hastalığın diğer belirtilerindendir. Bu durum; kol ve ellerde kuvvet kaybı, uyuşukluk ve yürüme zorluğuna neden olabilir. Eğer sadece tek bir sinir etkilenmiş ise kolda, el ve parmaklara kadar vuran ağrı, sızlama, karıncalanma; eğer ciddi bir bası söz konusuyla kol ve ellerde kuvvet kaybı meydana gelir. Omurilik sıkışması durumundaysa bu şikayetlere ek olarak; ayaklarda karıncalanma, yanma, uyuşma, yürüme zorluğu idrar ve büyük abdesti kaçırma gibi şikayetler ortaya çıkar. Burada oluşan hasar, nadiren vücut tarafından onarılabilir ama genellikle uzun süreli veya kalıcı olur” dedi. Boyun fıtığı teşhisi konmuş hastaların yaklaşık yüzde 85’i genellikle çok iyi bir fizik tedavi ve boyunluk kullanımı sayesinde tedavi olabildiğini belirten Akyüz, “Bu tedaviler yetersiz kaldığında cerrahi yönteme başvurulur. Günümüzde modern teknolojilerle gerçekleştirilen ameliyatlar sayesinde hastalar kısa sürede sağlığına kavuşabilmektedir. Boyun fıtıklarında öncelikle, ilaç tedavileri, istirahat, fizik tedavi, kilo düzenlemesi, egzersiz planlaması ve yaşam tarzının değiştirilmesi gibi tedavi seçenekleri vardır” şeklinde konuştu. Hastaların 90 dakika sürren ameliyat sonrası 15 günde normal yaşantısına devam edebildiğini kaydeden Akyüz, “Boyun fıtığı ameliyatında, bu bölgenin ön kısmındaki iki kemik arasında kalan kıkırdağın tamamı ve sinire baskı yapan parça çıkartılır. Aradaki yüksekliği koruması için de bir destek materyali konulur. Böylece hastalığın aynı yerden ikinciye tekrar etme ihtimali ortadan kaldırılmaktadır. Buraya yerleştirilen destek materyali, vücuda uyumluluğu kanıtlanmış ve ömür boyu vücutta kalmaya dayanıklı bir maddedir. Yaklaşık 90 dakika süren ameliyat sonrasında hasta normal yaşantısına 15 gün sonra rahatlıkla dönebilmektedir” ifadelerini kullandı.

GÜNLÜK HAYATTA DİKKAT ETMENİZ GEREKENLER

Akyüz, sözlerinin devamında ise: “Yapay boyun diski; genç ve uygun hastalarda boyun hareketlerinin ve esnekliğinin korunması açışından tercih edilen bir yöntemdir. Uygulanması kolay ve vücuda uyumu son derece uygun bir yöntemdir. İşlem mikrodiskektomi işlemi sonrası 10-15 dk içinde tamamlanır. Yaklaşık 3 aylık süreç içinde vücuda tam olarak adapte olur. Özellikle üst seviye boyun fıtıklarında hareketin korunması açısından tercih edilebilir. Cerrahi tedavilerde başarı uygun hastaya, uygun zamanda ve doğru girişimin yapılması ile doğru orantılıdır. Son çare olarak cerrahi tedaviye gitmek veya son aşamaya gelinceye kadar beklemek mikrocerrahinin etkinliğini düşürmektedir. Ameliyat sonrası yapılan egzersizler ameliyat sonucunu desteklemektedir. Cerrahi tedavinin yanı sıra, kilo azaltılması, düzenli yapılan egzersiz programları, yaşantının yeniden düzenlenmesi, fizik tedavi iyileşme sürecini hızlandırmaktadır.” Akyüz, boyun sağlığı için günlük yaşamda dikkat edilmesi gerekenleri ise şu şekilde sıraladı: “Masa başında çalışırken uzun süre boynunuzu eğik tutmayın, bilgisayarınızı göz seviyenizde olacak şekilde konumlandırın ve klavyenizin yüksekliğini iyi ayarlayın, yürürken dik olmaya özen gösterin, boyun kaslarını güçlendirici egzersizler yapın ve haftada 3 gün 1’er saat yüzmeye çalışın” şeklinde konuştu.

 

Kaynak: Haber Merkezi

İlgili Haberler